BAYRAĞIMIZA SAYGI VE SEVGİ
- Detaylar
- Kategori: Köşe Yazılarım
- Yayın tarihi: Pazartesi, 20 Nisan 2015 00:00
- Yazar: hasan-simsek
- Gösterim: 1976
BAYRAĞIMIZA SAYGI VE SEVGİ
Bu yazıyı yazmamdaki neden 23 Mart 2015 Pazartesi güne Ermenek Hasan Kalan Anadolu Lisesi’nde kutlanan Nevruz Bayramı törenlerinde protokolde devleti temsilen oturanlardan birinin geçit töreni esnasında lakayt davranması ve ayağa kalkmaması ilçede ve ilçe dışındaki Ermenekliler arasında büyük infial uyandırmasıdır. Biz yazımızda soruşturma konusu olan bu olayı ve eylemi gerçekleştireni eleştirmeyeceğiz. Bu olaya sahip çıkan ve olayı gerçekleştiren kişiyi masum gösteren EĞİTİM BİR SEN Ermenek Yönetiminin 31 Mart 2015 Salı günü Ermenek Güncel’de çıkan açıklamalarında inkârcı bir davranış sergilemeleri öğrenciye doğruları öğretmekle mükellef olan meslek erbaplarının olayı cansiperane savunmaları gerçek eğitimciler adına kocaman bir ayıptır. Yaşanan olaydan üzüntü duymakla birlikte bayrağımızın geçmişten günümüze şöyle bir tarihçesine bakarsak, anlam ve öneminin derinliğini hep birlikte hatırlayarak bilgilerimizi tazelemiş olacağız.
Geçmişte bayrak, bir kabileyi, bir milleti temsil eden bir semboldü, zamanla kabileler birleşip milletler oluştuğunda, Hakan hangi kabileden ise o kabilenin işareti ortak olarak kabul edilir, kabilelerin özel işaretleri de korunurdu. Bir savaş aleti, bir silah olan mızrağa Türkler “Batırak” derlerdi. İşte bayrak kelimesi bu “Batırak” sözcüğünden gelmektedir.
Türk bayrağında ay ve yıldızın birlikte yer alması Malazgirt Savaşı’ndan sonra olmuştur. Bu savaşta Büyük Selçuklu hükümdarı Alparslan’ın kazandığı zafer, Türklerin Anadolu’ya temelli olarak yerleşmesini sağlamıştır. İşte bu zaferin gecesinde, gökyüzünde ay ve yıldız yan yana gözükmüştü. Türk şehitlerinin henüz kurumamış kanlarının üzerine vuran bu görüntü, Türkleri çok etkilemişti. Bu görüntüyü bir bayrakta koruyup gelecek nesillere ulaştırdılar.
Osman Gazi beyliğini kurduğunda Anadolu Selçuklu Hükümdarı’nın ona gönderdiği bayrak beyaz renkte idi. Osmanlılar orduda beyaz, donanmada kırmızı renkte bayrak kullanmışlardı.
Padişah II. Mahmut zamanında kırmızı renkli, beyaz ay yıldızlı bayrak her tarafa çekilmişti. Yeni kurulan orduya da, üzerinde Kelime-i Şahedet veya Fetih Ayetleri işlenmiş, siyah, yeşil veya kırmızı renkli bayraklar verilmişti. Bu bayraklara “Sancak “ denilmişti
Padişah Abdülmecit zamanında bayrağımız bugünkü şeklini almıştır. Cumhuriyet Devri’nde Türk Bayrağı Kanunu çıkarılmış, bayrağımızın şekli, yapısı, korunması ile ilgili kuralar belirlenmiştir
Peygamberimiz sağlığında Müslüman Araplar bir mızrağın ucunda takılan beyaz kumaşı bayrak olarak kullanmışlardır.”Livâul Beyzâ” ( Beyaz Bayrak ) denilen bu bayraktan sonra siyah bayrak kullanılmıştır. Peygamberimizin kullandığı siyah renkli bayrağa “Ukab “ denilmiştir.
Peygamberiimze ait olup, diğer kutsal emanetlerle birlikte Yavuz Sultan Selim tarafından Osmanlılara geçirilen bayrak “Sancak-ı Şerif “ adı ile korunmuş ve Türklerden çok büyük saygı görmüştür. Bu bayrak şimdi İstanbul- Topkapı Sarayı Müzesi’ndeki Kutsal Emanetler Bölümü’nde korunmaktadır.
Türk devletlerinden Eyyubiler, Haçlı seferleri esnasında büyük başarı gösterdikleri için , onların bayraklarındaki hilal işareti , Hristiyan milletlerce Müslümanlığın bir simgesi olarak kabul edilmiştir. Hristiyanlığın simgesi de “Haç”tır. Hz. İsa’nın çarmığa gerilişini temsil eder. Yeryüzündeki savaşların çoğu “Hilal “ ile “Haç”ın çarpışmasıdır. Papa’nın son Ermeniler ile ilgili konuşması da bunun bir parçasıdır, devamıdır.
Bayrak aslında üzerinde hilal işareti olan bir kumaş parçasıdır. Fakat bu hilal öyle kutsal bir değer işaret etmektedir ki, onun uğrunda milyonlarca canlar fedâ edilmektedir.
Şairimiz Mehmet Akif Ersoy bunu şöyle ifade etmiştir:
Vurulup tertemiz alnından uzanmış yatıyor,
Bir hilal uğruna ya Rab ne güneşler batıyor.
Bayrak milletimizin manevi varlığını temsil eder. Bu bakımdan kutsaldır. Askerler, savaşın en zor zamanlarında, bayraklarını hatırlayarak görevlerine devam ederler. Onu korumak, düşmana bırakmamak için canlarını vermekten kaçınmazlar. İşte bayrak insanların seve seve canlarını verebileceği kutsal bir değerleridir. Bu nedenle önce ona saygı ve sevgiyi eğitimcilerin göstermesi bir zorunluluktur. 20.04.2015. Hasan ŞİMŞEK.