Anasayfa
HALİL AKBULUT
- Detaylar
- Kategori: Kim Kimdir?
- Yayın tarihi: Salı, 24 Mart 2015 20:56
- Yazar: hasan-simsek
- Gösterim: 2799
HALİL AKBULUT GÖKTEPE’DE TOPRAĞA VERİLDİ
Üç dönem (1973-1980 ve 1989-1994 )Ermenek Belediye Başkanlığı yapan Halil Akbulut 13 Mart 2015 Cuma günü Ankara’da vefat etmişti. Cenazesi Ankara’dan doğduğu yer olan Göktepe’ye getirilerek 15 Mart 2015 Pazar günü Büğülü Baba’da toprağa verildi.
Cenaze törenine yakınları, belde sakinleri, Sarıveliler Belediye Başkan Vekili Mehmet Uyar, Kazancı Belediye Başkanı Uğuz Tekin ve Göktepe Belediye Başkanı Osman TALAY Ermenek İlçe Müftüsü Mehmet Seven çevre köy sakinlerinden kalabalık bir topluluk katılmış. Üç dönem belediye başkanlığı yaptığı Ermenek’ten de sağ olsunlar 50-55 kişilik bir grup cenaze törenine iştirak etmiş ve başkanlarına son görevlerini yapmışlardır.
Taşeli Yöresi üç ilçenin kaymakamları da belediye başkanları da her nedense yöreye hizmet etmiş değerli bir eski yöneticinin cenaze töreninde günlerden Pazar olduğu hâlde bulunmadı ya da bulunamadı. Onları empati kurmaya davet ediyorum.
Mirasını ( belediye dükkânlarını ) sata sata bitiremeyen Ermenek Belediyesi’nin sonradan gelen belediye başkanları, eski başkanlarına karşı son görevlerini yapamamış olması bilenler için üzüntü veren bir davranıştır. Aynı şey merkez ilçenin törene katılmayan muhtarları için de geçerlidir. Sorumlu görevlerde olup da katılmayanlar için yazıyorum: Bugün ikinci, üçüncü caddeden söz ederken rahmetliye karşı mahçup olmanın ezikliğini ebediyen yüreğinizde hissedeceğinizi duyar gibi oluyorum.
Halil AKBULUT’un Kısa Biyografisi:
Üç dönem Ermenek Belediye Başkanlığı yapan Halil Akbulut 1928 yılında Sarıveliler ilçesi Göktepe Beldesinde doğmuştur. İlköğrenimini Belde’de, orta öğrenimini ise İvriz Öğretmen Okulu’nda tamamlayıp öğretmen olduktan sonra aynı yıl Ankara Yüksek Teknik Öğretmen Okulu sınavlarına girmiş. Okulu bitirince Milli Eğitim Müdürlüğü Okullar Fen Heyetinde, Bayındırlık Müdürlüğünde inşaat kontrollüğü yapmıştır. İnşaat kontrollüğü yaptığı dönemlerde Taşeli köylerinde çoğu okulların yapımına nezaret etmiş çalışkan bir kişiydi. 09.12.1973 yılında yapılan belediye seçimlerinde Ermenek Belediye Başkanlığına CHP adayı olarak iki dönem seçilmiş. 1980 ihtilali ile diğer başkanlar gibi onun da görevine son verilmişti.
Unutulmayan Hizmetleri:
Aynı partiden üçüncü defa 1989-1994 tarihlerinde yeniden seçilerek yarım kalan hizmetleri tamamlamaya çalışmıştır. Bugün Ermenek bir nefes alabiliyorsa onun açılması imkânsız gibi görülen meşhur ikinci ve üçüncü caddeleri kıt imkânlarla açtırmış ve hizmete sokmuş olmasıdır. Diğer önemli bir hizmeti de Meydan ile Tekke arasına sıkışıp kalan Ermenek’in imar planını genişletmiş. İmar sahası ve yerleşim bölgeleri olarak, Seyrankaya, Yerbağlar, Kızılalan ve Kuruçeşme mevkileri imar planı içine alınmıştır. Bugün, gelişen ve büyüyen Ermenek’e baktığımızda onun ne kadar isabetli bir iş yaptığı net olarak görülür. Diğer önemli bir hizmeti şayet Halil Akbulut Belediye Başkanı olmasa idi o günün şartlarında Ermenek’te bir Yüksek Okul olmayacaktı. Yüksek okulun açılmasında yer temini onun eseridir. Soğuk Hava Deposu, ek santral, köprüler, su yolları, ara sokakların yapımı ve günlük işleri yazmaya değemez.
Rahmetli Halil Akbulut’un kıt imkânlarla yaptırdığı Belediye İş Hanı ve dükkânları kendinden sonra gelen başkanların sıkıştıkça satıp satıp bitiremediğini de yazmadan edemeyeceğim. O Ermenek halkı için çalıştı ama son yolculuğunda Ermenek, Belediye olarak, ona gerekli ilgiyi gösterme becerisini gösteremedi. Halil Akbulut Ermenek Belediyesi önünde düzenlenecek bir törenle gönderilmeli idi. Şanlı bir geçmişi olan Ermenek Belediyesi’nin son yıllarda (elektriğinin kesilmesi ) bu ve buna benzer yaptığı yönetim hataları hoş görülemez.
Sonuç olarak, Ermenek belediyesi icraatlarına hiç ama hiç karışmak istemezdim ama bu tür umursamaz hâllere insanın vicdanı razı olamıyor. Halil Akbulut yaptığı hizmetlerle Ermeneklinin beynine kazınmıştır. Hep vicdanlarda yaşayacaktır. Ona temsili olarak son görevi yapamayan siyasi ve idari aktörler halkın vicdanında ebediyen sorgulanacaktır. Ruhu şad olsun!
Rahmetli Halil Akbulut’un hizmetleri sayılamayacak kadar çoktur. Merak edenler Halit Bardakçı’nın kitabının 278-279 sayfalarını okusun. 1
5.03.2015 Hasan ŞİMŞEK
HALİL AKBULUT GÖKTEPE’DE TOPRAĞA VERİLDİ
(Sarıveliler Postası 31 Mart 2015)
Üç dönem (1973-1980 ve 1989-1994 )Ermenek Belediye Başkanlığı yapan Halil Akbulut 13 Mart 2015 Cuma günü Ankara’da vefat etmişti. Cenazesi Ankara’dan doğduğu yer olan Göktepe’ye getirilerek 15 Mart 2015 Pazar günü Büğülü Baba’da toprağa verildi.
Cenaze törenine yakınları, belde sakinleri, Sarıveliler Belediye Başkan Vekili Mehmet Uyar, Kazancı Belediye Başkanı Uğuz Tekin ve Göktepe Belediye Başkanı Osman Talay, Ermenek İlçe Müftüsü Mehmet Seven çevre köy sakinlerinden kalabalık bir topluluk katılmış. Üç dönem belediye başkanlığı yaptığı Ermenek’ten de sağ olsunlar 50-55 kişilik bir grup cenaze törenine iştirak etmiş ve başkanlarına son görevlerini yapmışlardır.
Taşeli Yöresi üç ilçenin kaymakamları da belediye başkanları da her nedense yöreye hizmet etmiş değerli bir eski yöneticinin cenaze töreninde günlerden Pazar olduğu hâlde bulunmadı ya da bulunamadı. Onları empati kurmaya davet ediyorum.
Mirasını ( belediye dükkânlarını ) sata sata bitiremeyen Ermenek Belediyesi’nin sonradan gelen belediye başkanları, eski başkanlarına karşı son görevlerini yapamamış olması bilenler için üzüntü veren bir davranıştır. Aynı şey merkez ilçenin törene katılmayan muhtarları için de geçerlidir. Sorumlu görevlerde olup da katılmayanlar için yazıyorum: Bugün ikinci, üçüncü caddeden söz ederken rahmetliye karşı mahçup olmanın ezikliğini ebediyen yüreğinizde hissedeceğinizi duyar gibi oluyorum.
Halil AKBULUT’un Kısa Biyografisi: Üç dönem Ermenek Belediye Başkanlığı yapan Halil Akbulut 1928 yılında Sarıveliler ilçesi Göktepe Beldesinde doğmuştur. İlköğrenimini Belde’de, orta öğrenimini ise İvriz Öğretmen Okulu’nda tamamlayıp öğretmen olduktan sonra aynı yıl Ankara Yüksek Teknik Öğretmen Okulu sınavlarına girmiş. Okulu bitirince Milli Eğitim Müdürlüğü Okullar Fen Heyetinde, Bayındırlık Müdürlüğünde inşaat kontrollüğü yapmıştır. İnşaat kontrollüğü yaptığı dönemlerde Taşeli köylerinde çoğu okulların yapımına nezaret etmiş çalışkan bir kişiydi. 09.12.1973 yılında yapılan belediye seçimlerinde Ermenek Belediye Başkanlığına CHP adayı olarak iki dönem seçilmiş. 1980 ihtilali ile diğer başkanlar gibi onun da görevine son verilmişti.
Unutulmayan Hizmetleri: Aynı partiden üçüncü defa 1989-1994 tarihlerinde yeniden seçilerek yarım kalan hizmetleri tamamlamaya çalışmıştır. Bugün Ermenek bir nefes alabiliyorsa onun açılması imkânsız gibi görülen meşhur ikinci ve üçüncü caddeleri kıt imkânlarla açtırmış ve hizmete sokmuş olmasıdır. Diğer önemli bir hizmeti de Meydan ile Tekke arasına sıkışıp kalan Ermenek’in imar planını genişletmiş. İmar sahası ve yerleşim bölgeleri olarak, Seyrankaya, Yerbağlar, Kızılalan ve Kuruçeşme mevkileri imar planı içine alınmıştır. Bugün, gelişen ve büyüyen Ermenek’e baktığımızda onun ne kadar isabetli bir iş yaptığı net olarak görülür. Diğer önemli bir hizmeti şayet Halil Akbulut Belediye Başkanı olmasa idi o günün şartlarında Ermenek’te bir Yüksek Okul olmayacaktı. Yüksek okulun açılmasında yer temini onun eseridir. Soğuk Hava Deposu, ek santral, köprüler, su yolları, ara sokakların yapımı ve günlük işleri yazmaya değemez. (1 )
Rahmetli Halil Akbulut’un kıt imkânlarla yaptırdığı Belediye İş Hanı ve dükkânları kendinden sonra gelen başkanların sıkıştıkça satıp satıp bitiremediğini de yazmadan edemeyeceğim. O Ermenek halkı için çalıştı ama son yolculuğunda Ermenek, Belediye olarak, ona gerekli ilgiyi gösterme becerisini gösteremedi. Halil Akbulut Ermenek Belediyesi önünde düzenlenecek bir törenle gönderilmeli idi. Şanlı bir geçmişi olan Ermenek Belediyesi’nin son yıllarda (elektriğinin kesilmesi ) bu ve buna benzer yaptığı yönetim hataları hoş görülemez.
Sonuç olarak, Ermenek belediyesi icraatlarına hiç ama hiç karışmak istemezdim ama bu tür umursamaz hâllere insanın vicdanı razı olamıyor. Halil Akbulut yaptığı hizmetlerle Ermeneklinin beynine kazınmıştır. Hep vicdanlarda yaşayacaktır. Ona temsili olarak son görevi yapamayan siyasi ve idari aktörler halkın vicdanında ebediyen sorgulanacaktır. Ruhu şad olsun!
15.03.2015 Hasan ŞİMŞEK
1) Rahmetli Halil Akbulut’un hizmetleri sayılamayacak kadar çoktur. Merak edenler Halit Bardakçı’nın kitabının 278-279 sayfalarını okusun.
SALİH BALABAN
- Detaylar
- Kategori: Kim Kimdir?
- Yayın tarihi: Perşembe, 05 Mart 2015 10:29
- Yazar: hasan-simsek
- Gösterim: 2495
SALİH BALABAN
BİR ÖĞRETMENİN ERMENEK ANILARI (1 )
FRANSIZCA ÖĞRETMENİ
Ben bu öğretmenimizi hiç tanımadım. Yaklaşık üç ay önce Emekli Ast Subay Kazım Türkmen Bey Antalya’dan telefon etti. Meliha Berk hocamızla ilgili olan haberi okumuş ve duygulanmış. Telefonda bura da ( Antalya’da ) bir öğretmenimiz var. Siz mezun olduktan sonra Ermenek’e geldi. Ermenek’te çok öğrenci yetiştirdi. Onun da Ermenek ile ilgili güzel anıları var. Yazar mısın diye sordu. Ben kendilerini tanımadığım için yazamayacağımı ama kendi anıları varsa yazsın toparlasın ve yayınlayalım dedim. 25 Mart 20013 tarihinde beklediğim yazı geldi. O günlerde işim çok yoğun olduğundan zarfı açamadım. 11 Nisan 2013 günü yapmam gereken işimi bitirince zarfı açtım. Salih BALABAN
Şöyle yazıya bir göz attım, dikkatli bir imla ile yazmış. Yazının eklerinde fotoğraflar, masum bir yüzü, hüzünlü bir bakışı var. Tıpkı Obama’ya benziyor. Salih Balaban Bey’in Ermenek ile ilgili anılarını şimdi kendi ağzından dinleyelim:
“ 1965 yılının Eylül ayı ortaları ve başkent Ankara. Türkiye’mizin eğitim ve öğretim ordusunun yeni neferleri görev noktalarını bizzat kendileri belirleyecekler. Mezun oldukları okulun ( Gazi Eğitim Enstitüsü’nün ) büyük salonunda heyecan dorukta. Sırası gelen kurasını çekiyor. Edirne, Artvin, Hatay, Konya İzmir…
Bu hareketli geçen müthiş günün takibinde, Ermenek Orta Okulu Müdürlüğüne Antalya çıkışlı bir telgraf gelir.
“ Sayın Müdür Bey. okulunuza Fransızca öğretmeni olarak atanmış bulunuyorum. Konya’dan gelecek yolcu otobüsü ile şu …gün ilçenizde olacağım. Bilginizi ve ev konusunda yardımlarınızı rica ederim.
Salih BALABAN “
Devamla…
“ Yolculuk başlamıştır. İl gün Antalya-Burdur-Isparta-Eğridir Gölü-Şarkıkaraağaç-Beyşehir Gölü- Konya yol çok uzun sürdü. Bu gün ise çok kısa. Antalya- Alanya- Sarıveliler- Güneyyurt-Ermenek. Konya’da Garaj Otel’de konakladık. İkinci gün Konya-Kazımkarabekir -Karaman- Sertavul Geçidi—Mut –Göksu vadisine takiben son durak Ermenek.
Otobüsümüz Eski Garaj’da durdu. Konya’dan her gün tek otobüs kalktığından gidiş ve geliş saatleri belli. Otobüs garajı tam ilçenin merkezinde, gelecek yolcuları bekleyen çok insan vardı. Sırası gelen otobüsten indi. Bekleyenlerden bir kişi, sanki beni tanıyormuşçasına yaklaştı ve çok nazikane bir ifadeyle “ Bendeniz Ermenek Orta Okulu Müdürü Mustafa Adnan Göksu, ilçemize ve aramıza hoş geldiniz. Ne kadar memnun olduk bir bilseniz.. “
Ve kutsal görev başlıyor. Çevre okul, öğretim kadrosu, idari kadro, sınıflar, öğrenciler, veliler, ilçe halkı, tanışmalar, gülen yüzler, küçücük Pazar satıcı köylüler ve unutulmaz hatıralar… Nasıl mı? (Devamı gelecek sayıda ) .
SALİH BALABAN VE ERMENEK ANILARI ( 2)
FRANSIZCA ÖĞRETMENİ
“ Şüphesiz Ermenek Orta Okulu ile ilgili bütün sorunların çözümünde başta okul müdürü olan Mustafa Adnan Göksu geliyordu. O her sorunumuzla ilgilenir, problemlerimiz çözerdi, O bizim sorunlarımızla ilgilendiği kadar velilerimizin ve halkın sorunları ile de ilgilenir gecesini gündüzüne katarak çalışırdı. Ben ona kendimce, Şevket Süreyya Aydemir nezdinde “ Tek Adam “ derdim.
M. Adnan Göksu Ermenek’te başarılı hizmetler verdikten sonra Ankara’ya daha üst bir göreve Özlük İşleri Şube Müdürlüğüne çağrıldı. Burada olağanüstü çalışmalar yaparak öğretmenlerin özlük haklarını, sicil dosyalarını düzenledi. Bütün Türkiye’deki öğretmenlerin dosyaları tek tek onun elinden geçti.( 1 ) Daha Sonra Özlük İşleri Genel Müdürü oldu. Buradaki üstün başarısından dolayı Sosyal Sigortalar Genel Müdürlüğü Özlük İşleri Müdürlüğüne getirildi. Burada da gecesini gündüzüne katarak devletimiz için insanlarımız için çalıştı, emekli olmadan Ankara’da vefat ( 1929- 1986 ) etti. Mezarı Ankara Karşıyaka Mezarlığındadır. Nur içinde yatsın.
M. Adnan Göksu Orta Okul’da Müdür iken Müdür yardımcısı da Naci Aydınlı idi. Onun Ankara’ya gidişinden sonra Naci Aydınlı okul müdürü oldu. Naci Aydınlı müdürlüğü sırasındaki ilk İstiklal Marşı töreni öncesinde, yüksek sesle “ Çocuklar! İyi dinleyiniz, bu fırından bugüne kadar çiğ ekmek çıkmamıştır, bundan sonra da çıkmayacaktır! “ ve de öyle olmadı mı?
Çok duydum öğrencilerin üstün başarılarını. Kazanmışlar, hepsi de bir yerlere gelmişler. Sağlıkçısı, eğitimcisi, iş adamı, emniyet görevlisi, ordu mensubu, öğretim üyesi vs. Bizler için, aileleri için çevre için, ülke için ne sınırsız gurur! Ne demişti önderimiz “ Ey Türk!, öğün, çalış,güven! “ Ata’nın direktifi buradaki uygulamada da en iyi şekilde amacına ulaşmıştı. Devamı gelecek sayıda.
SALİH BALABAN’IN ERMENEK’TE UNUTAMADIKLARI (3 )
FRANSIZCA ÖĞRETMENİ
Şüphesiz unutulamayanlar arasında Ermenek Orta Okulunun hafızası olan, okulun Yazı İşleri Müdürü Hüsnü Atıcı gelir. Başı ağrıyan ona giderdi, bize ağabeylik yaptı. Oğlu Hakan öğrencilerimizdendi.
Okul hizmetlileri hergün kapıda bizi abi-kardeş gibi bir aile ortamında karşıladılar. Ali Efendi ve Mustafa Efendi ve oğlu Yüksel.; sıcacık sınıflar, tertemiz ortam…
Okul Müdür Yardımcısı ve pansiyon sorumlusu iken herkes bana çok yardımcı oldu. Pansiyonda görevli iki ablamız sanki öğrencilerin anneleriydi. Bize de ikram ettikleri sıcacık çayları için teşekkürler. Etüt saatlerinde görevli öğretmen Rafet Akpetek, öğrencilere ağabeylik yaptı, bilgilerini pekiştirtti. Ne güzel yuvaydı o pansiyon!
Hatırlayabildiğim diğer değerli öğretmenlerimiz Meliha Berk, Mübeccel Sezer, Oya Doğru, Yüksel Üstündağ, Abdullah Dikici, ( Kardeşi Zübeyde ) Zihni Akman, Fikret Konakçı, Fazıl Aktaş, İbrahim Atan, Mahmut Odabaşıoğlu, Kadir Mert ….doktorumuz Erol Sezer.”
Öğretmenimiz unutma payı bırakmış ama Halil Cengiz ve Ünal Öztaş,; dışarıdan takviye amaçlı gelen Opr Dr. .Tevif Fikret Berk, Hasgül Atalık, Emin Alper, Abdullah Erdem, Av. Naci Köprülü,.. gibi öğretmenlerimizi de bu vesile ile yâd edelim.
“Naci Aydınlı, Haydar Gültekin aileleri ile aramızdaki “batırık ziyafeti “ trafiği devam etti durdu Antalya’da.
İlçede Anadolu Bakkaliyesi Yücel Öztaş ve Abdurrahman Pirgon beylerin hizmetleri; esnaftan Sayıcılar, Nadir Harani, Üstündağ Eczanesi sahibi Eczacı Sayın Mustafa Üstündağ,’ın bizlere yardımı, sanki aile doktoru gibi bir sıcaklıkta idi.
Sinema işleten İlhan Gür Bey,’in ( 1 ) bizlere, halka hizmeti, çok güzel filmler göstermesi, parası olmayan fakir çocukları biletsiz içeri alması gibi özelliklerinin yanında Sinema Salonu’nu 21 Mayıs 1965 akşamı için Okul’umuza ayırması, öğrencilerimizin sahneye koyduğu oyun nedeni ile oyun gecesi salonun alkışlardan çınlaması, velilerin coşkusu, evlatlarının sahnedeki başarısı. Aynı gecede iki oyun oya Doğru’nun sahnelediği “ Scapin ‘in Dolapları “ oyunu; İbrahim Soranlar, Ali Tapan, Hüsamettin Siverek ….ve benim sahnelediğim “ Ayşe Pınarı “ oyunu ; başrollerde Nuri Yaldız ve hikâyemizin bahtsız gelini Fadime Yeşilyurt ve Kerim Akdoğan’ın oyundaki başarıları ve seyirciyi etkilemeleri bugün bile belleğimizde taptaze duruyor. __________________________________________________
1) İlhan Gür, 1970’li yıllarda İstanbul’a göçtü. ERÇEV’in kuruluş aşamasında ve ilk yıllarında büyük emeği olan Saygın bir Beyefendi. Ermenek’te öğrencilere ve halka verdiği hizmetin bir benzerini İstanbul’da yapıyor.
SALİH BALABAN’IN ERMENEK’TE UNATAMADIKLARI ( 4 )
FRANSIZCA ÖĞRETMENİ
Not bu bölüme Necati Akpınar ve bir öğrenci grubu koyabilirsiniz.
Salih Balaban,1965-1968 yılları arasında Ermenek Orta Okulunda Fransızca öğretmenliği ve idarecilik yapar. O dönemle ilgili olarak unutamadığı bazı Ermenekli aile ve kişiler var. İşte onlardan birkaçı:
“ Lütfi Servi’nin babasından bir Singer dikiş makinesi almıştık. Hâlâ kullanıyoruz, iyi ki almışız, hep oraları hatırlıyorum.
Nuri’nin babası Emin Yaldız…hepsi iyi insanlar.
Akçamescit, Sipas Cami, Ulu Cami, buralardaki huşu; tarih öğrenim yuvası Tol Medrese, Maraspoli Mağarasına girilince o ürperti, Yaradan’a duyulan o şükran…
Dekaçatı piknik yerleri, Göksu Vadisi, Fariske, Güneyyurt, o yıllarda linyit maden ocaklarının işlenmeye başlanması ilçenin daha nice zenginlikleri…
Bir okul gezisi, Doğu Akdeniz, Mut-Silifke-Erdemli-Mersin-Tarsus-Adana-Seyhan Barajı , Mersin Tevfik Sırrı Gür Lisesi’nde konaklama, Adana Onbaşılara Restaurant’ta nefis yemekler yedik O yörelerin güzelliklerini gördük. Ama dönüşte biraz heyecan biraz korku! Mut’tan hemen sonra gelen Göksu Köprüsü bizi bırakmadı, nehir ağzınca taşmış geçit vermedi. Köprüyü dinledik, Mut’a geri döndük, şirin ufak sempatik insanların işlettiği bir otelde kaldık. Öğrencilerimizin disiplinli davranışı ve kurallara gezi boyunca uymaları bize ayrı bir gurur kaynağı oldu.
Değerli öğretmenimiz Salim Balaban, aklında kalan çok sayıda öğrencilerin adından bahsettikten sonra,
“ Ermenekliler, ailece bizleri bağırlarına bastılar, biz de kendilerine bir dönem misafir olduk. Hayat filmini sanki geriye sardım da o dönemi bir daha yaşadım, yaşaran gözlerle. Bahsettiğimi bu sevgili insanlardan, eğer ebediyete intikal edenler varsa kendilerine Yüce Mevla’dan rahmet diliyor, gönüllerimizde daimi kalıcı olduklarını kendilerine en hayırlı dualarla iletmek istiyorum
Bana mazideki hatıraları bir daha yad etmeme vesile olan sevgili öğrencimiz Kazım Türkmen’e ve diğer dostlara duyacaklarına inandığım “Yeşil Ermenek “ gazetesine içten teşekkür ederim.
Yöreden branşdaşlarım olan Hulusi Ergin ve Salim Çetinkaya’ya el sallıyorum.
Son olarak çalıştığımız Ermenek Lisesinin bugünkü eğitim öğretim ekibi için de en üstün başarı dileklerimi tekrarlıyorum ve kendilerine saygılar sunuyorum. “
Salim BALABAN